New York

13 Eylül Cmt sabah 04:00 te başlayan yolculuğumuz ilk İstanbul, ikinci Amsterdam aktarmasından sonra gece 18:30 da New York JFK havaalanında kısmen tamamlanmış oldu...1-2 saatte otelde olur Times Square a çıkarız diyorduk ki, hayatımızın en uzun pasaport kontrol kuyruğunu beklediğimizden haberimiz yoktu.. ayakta 2 saatlik beklemeden sonra ülkeye giriş yapabildik.. bu arada, tek bir kabin valizi ve sırt çantası ile gittiğimiz için valiz bekleme derdimiz tüm seyahat boyunca olmadı..

İlk olarak Air Train ile metroyu kullanacağımız istasyona geçtik..Air Train in 2 adet hattı var, biri ring şeklinde havaalanı içinde dönüyor, diğeri de 2 farklı noktaya gidiyor..bizim bineceğimiz yön Jamaica.. ring bedava ama aktarma için çıkışta 5 $ ödüyorsunuz..söylemeden de geçemeyeceğim...otomasyonun en güzel örneklerinden bu tren.. sürücüsüz, herşey otomatik..içerisi 18 C..dondurucuya girmiş gibi oluyorsunuz orası başka.. :) 

New York metrosu benim için tam bir hayal kırıklığı...çok eski, pis ve havasız..astımı olanlar için aşağıda metro beklemek mümkün değil, havalandırma yok...duvarlarda kanalizasyon akıntıları..rayların üstü çöplerle örtülmüş...bekleme alanları genel olarak çok dar, raylara düşmemek büyük marifet... belediye hiç çalışmamış desem yeridir..hat çok yoğun belli ama o duvarlar, çelik konstrüksiyonu temizlememek için hiçbir neden yok... fareler ortalıkta cirit atıyor.. 

Her neyse metro ile otelimize yakın durakta inip, dışarı çıkıyoruz...Manhattan Manhattan :) Central park a oldukça yakın, doğu da kalıyoruz, 91.st..otel metroya çok yakın olarak pazarlansa da gece o kadar yolculuktan sonra bitmiyor o yol.. 15 dakika yürüdükten sonra nihayet oteldeyiz.. Courtyard Marriott..Bu arada da gece 23:30 lara ulaştık.. 24 saat tamamlandı..yorucu bir yolculuktu hemen dinlenmece...

Otelin ödemelerini booking.com üzerinden yapmış olsam da gecelik depozito alıyorlar odaya zarar verirsen diye.. saçma geldi ama kural böyleymiş.. yoksa 500 $ ödediğin otelin 30 $ depozito alması neyin garantisi ki?.. 

 

vee ilk jet lag gecemiz...sabah 5 'te ayaktayız... erkenden çıkıyoruz yürüyüşe.. pazar sabahı New York..Central Park tan başlayarak yürüyerek Union Square a kadar ulaşmışız.. ilk günün sonucu 15 km :) Bryant park ta dinlendik bolca.. aklınızda bulunsun parklarda wi-fi bedava.. Central Park ta her çeşit köpek gördük sanırım :) bir de güzel sincapları.. parkta bir tane bile kedi görmedik ama her yer sincap... çok sevimliler :).. 

5. Avenue için daha iyisini bekliyordum ama gerçekten Bağdat Caddesi
bile daha güzel geldi gözüme burayı görünce.. Times Square da kırmızı merdivenlerde dinlenmece..TKTS gişelerini de görüyoruz gideceğimiz Broadway müzikali için..Acıktık yakındaki Shake & Shack de hamburgeri deneme zamanı..Sabah otele yakın Lexington Avenue de italyan restaurant bulduk bir tane, güzel kahvaltılıkları vardı.. mozarelle ve domatesli panini ve taze portakal suyu ile ilk gün kahvaltımızı yaptık, gayet başarılıydı.. Hamburger de başarılı çıktı, özellikle patates kızartmaları..

Union Square da karşımızda Flatiron Building i gördüğümüz parkta dinlenirken artık pilimizin bittiğini fark ediyoruz.. Otele dönüp dinlenelim, gece çıkarız diyorduk ki.. Otele varış ve yatış derken saat 17:00 de yatıp gece 02:00 de hoop ayaktayız..

2. jet lag günümüz..Sabaha  kadar oyalanıp yine kahvaltı mekanımıza "Green Cafe" ye gidiyoruz...Bugün daha az yürümeli ve daha az yorulmalıyız...akşam havaalanına yakın başka bir otele geçeceğiz, bir gün sonrası sabah erkenden Chicago ya uçağımız var...

Bu sefer alt Manhattan a direk metro ile geçiyor, buraları keşfe başlıyoruz..ilk olarak Brooklyn köprüsünden yürüyerek karşıya geçip, birşey olmadığını gördükten sonra geri dönüyoruz..Dünya ticaret merkezi, Borsa binası ve Wall Street ile devam ediyor... ilk TJ Maxx ı bulmanın mutluluğu ile boğada bir poz veriyoruz :) .."flavors" tan karidesli salatamızı aldıktan sonra staten islan feribotu ile adaya geçerken özgürlük anıtını fotoğraflıyor ve geri dönüyoruz..feribottan inip, biniş salonundan tekrar biniyoruz..aslında adayı da merak etmiyor değiliz ama bugün yorulmamalıyız :)..

Macy's ve Century 21 için çok ucuz yorumlarını gitmeden okumuştum ama bana o kadar da ucuz gelmedi, bence en ucuzları TJ Maxx, Marshall (bunlar TJ Maxx ile aynı grup, ürünler bile aynı) ve Burmington...

Otele dönüyor, valizimizi alıyor ve akşam kalacağamız JFK Comfort Inn otele doğru yola koyuluyoruz.. Metro ile geçip, otobüse binmeliyiz fakat metro yolculuğu yolda bakım olması nedeniyle çok uzun sürüyor ve akşam 21:00 gibi metrodan iniyoruz.. dışarı çıkınca etraf da çok tekin görünmüyor ve taksiye binelim diye düşünüyoruz... cab denen sarı taksi yok, beyaz renkli üstünde birşey yazmayan taksi olarak çalıştığını söyleyen birileri var etrafta....sanıyorum meksikalılar korsan taksi işine girmişler... hiç güvenli bulmuyor ve otobüs bulalım bari diye ufak bir bocalama ve benim hafif tırsmamdan sonra şansımıza bir sarı taksi geliyor... geleneksel kıyafetler içinde hintli bir şoför ile otele gidinceye kadar baya tedirgin oluyorum ama neyse oteldeyiz... :)

Amerikadaki otellerde kapılar kartla açılıyor, ama kart elektrik sistemininden bağımsız çalışıyor... enerji maliyetleri çok dert değil sanırım...toplam 6 farklı otelde kaldık, hepsinde de durum aynıydı...

Sabah 06:00 da kahvaltıdan sonra shuttle la JFK havaalanındayız...

23 Eylül Salı sabah  Los Angeles'tan New York a dönüyoruz... bu sefer kalacağımız otel Queens de.. Red Roof Inn.. Önce Air Train sonra metro ile otele ulaşıyor, lobide biraz uyuyor ve kendimize geliyoruz..Bu sefer 30 $ a haftalık metro kartı aldık, yürümek istemiyorumm... :)
Cuma akşam dönüş uçağına kadar Manhattan da Little Italy, Chinese Town, Chelsea bazaar, Eataly, Union Square da Burmington, Broadway de müzikal izleyelim derken tiyatro bileti aldığımız salonu görünce fark edip, hayal kırıklığı yaşadığımız ama yine de izlediğimiz "kusursuz cinayet" oyunu, Shake & Shack ve Counters da hamburger ler, Bryant park, Times Square ile gezilip görülecek yerleri tekrar tekrar geçtik sanıyorum.. :)

Bir tam günümüzü New Jersey de alışveriş için Jersey Garden a ayırdık... Premium Common Outlet in çok daha büyük olduğunu buranınsa küçük bir yer olduğunu okuyup çok arada kalmıştım ama görünce anladım ki, amerikadaki küçük kavramıyla bizim küçük kavramı hiç de örtüşmüyor.. :)... Bir valiz alışveriş de burada yaptık..hatta çok yorulduğum için bir süre sonra bazı mağazalara giremedim bile... ulaşım çok kolay... Port Authority den buraya sürekli otobüs kalkıyor...gidiş-dönüş 15 $..otobüs doldukça hareket ediyor ve hızla da doluyor... hatta ayakta 2 kişi vardı... akşam da 21:45 ti sanıyorum son sefer... çok uzun bir kuyruk oluyor... turist otobüsü gibi..herkes ayrı bir dil konuşuyor :)...Jersey de tax free.. NY da ise etiket değerinin üzerine % 10-15 tax geliyor... herkesin kolunda Michael Kors çanta..Türkiye de bugüne kadar o kadar yaygınlaşmamış olması enteresan...bizim mağazalarımız daha çok spor giyim mağazaları... Nike, Columbia, Tommy Hilfiger gibi.. bir de TJ Maxx de her markadan ürün denk getirebillirsiniz...örneğin; 20 $ levis kot, 30 $ nine west ayakkabı ve 60 $ samsonite bavul aldık desem, ne demek istediğim anlaşılır sanıyorum :)

Times Square hep kalabalık ama bizim İstiklal imiz kesinlikle çok daha güzel.. :) Etraf sürekli birşeylere isyanı olup, bağırıp çağıranlar, panlart açanlar, çıplaklar, ikonlarla dolu... :)

New York için 4 gün idealmiş..dolu dolu geçer..sonra tekrar etmeye başlar...sokaklar kirli ve kötü kokuyor..metrodan bahsetmiştim, benim için hayal kırıklığıydı.. bence İstanbul çok daha güzel bir şehir.. görünce yine bir kez daha anladım..elimizdeki cennet vatanın kıymetini bilmiyor ve hak ettiği değeri vermiyoruz..

http://dogudanbatiyausa.blogspot.com.tr/